Yatılı öğrencilerin eşofman takımları Konyalı kadınlardan

Meram Belediyesi ve Meram İlçe Halk Eğitim Merkezince düzenlenen mesleki eğitim kurslarına katılan ve aynı mahallede komşu olan kadınlar, Belediyenin Osman Gazi Sosyal Tesisi Döner Sermaye Atölyesi'nde eşofman üretimi yapıyor. Farklı yaşlarda kadınlar, yatılı okullardaki öğrenciler için 5 ayda yaklaşık 56 bin eşofman takımı üreterek 27 milyon liralık katma değer sağladı.

"Kendi çocuklarımıza üretiyormuşuz gibi hissediyoruz"
Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, Belediyeye ait 4 tesiste 252 kadının eğitim aldığını, kursiyerlerden bir kısmının da üretime dahil olduğunu söyledi.

İlçe Halk Eğitim Müdürlüğü ile iki tesiste üretimlerin katma değere dönüştüğünü anlatan Kavuş, "Meram Belediyesinin temin ettiği makine ve ekipmanlarla başlayan üretim süreciyle 58 ilde bulunan yatılı bölge okullarında okuyan 56 bin öğrencinin eşofmanları bu tesislerde üretiliyor. Bu girişim Türkiye’de eşine az rastlanacak, örneği az olan bir iştir. Bu nedenle çok kıymetli. Bu başarı, kurslarımızın ne denli faydalı olduğunu gözler önüne seriyor." ifadesini kullandı.
Atölye eğitmeni Çiğdem Özdemirkan da kadınların yaptıkları üretimle aile bütçesine katkı sağladığını dile getirdi. Üretim sürecine ilişkin bilgi veren Özdemirkan şunları kaydetti: "Atölyemizde eğitimi tamamladıktan sonra yeterliliğe sahip olan öğrencilerimiz üretime dahil oluyor. Eşofmanların bir kısmının dağıtımı yapıldı, bir kısmı da dağıtılmak üzere hazırlandı, dağıtılacak. Şu anda üretim devam ediyor. Hanımlar hem çalışırken mutlu oluyor hem de hiç ulaşamayacakları çocuklar için emek sarf ediyorlar. Bu da motivasyon olarak hepimizi daha ileri seviyeye taşıyor. Kendi çocuklarımıza üretiyormuşuz gibi hissediyoruz. Daha öncesinde de atölyemizde farklı üretimler yaptık ama şu anda devletimiz için ürettiğimiz eşofman takımlarıyla hiçbir zaman göremeyeceğimiz çocuklara ulaşmış olmak bizim için bir onur ve gurur."

"Çocuklara gideceği için mutlu oluyoruz"
Atölyede üretim yapan kadınlardan 37 yaşındaki 2 çocuk annesi Fatma Narin, hayatında ilk kez çalışma deneyimi yaşadığını söyledi. Narin, "Burası bizler için çok iyi oldu. Hem öğreniyoruz hem üretiyoruz. Ev modundan çıktık. Burası, kurulan dostluk, arkadaşlıklarla da bizlere iyi geldi. Çok güzel bir ortam. Çalışma hayatında olmak çok değişik bir duyguymuş. Eve de ek gelir oluyor, bütçemize katkıda bulunuyorum." diye konuştu.
Ailelerinden uzakta okuyan çocuklar için bir şeyler üretmekten ayrıca mutluluk duyduğunu vurgulayan Narin şöyle devam etti: "Burada ürettiğimiz eşofmanlar özellikle yatılı okullardaki çocuklara gittiği için çok memnunuz, gurur duyuyoruz. Giyecekler, oynayacaklar, bizi hatırlayacaklar diye düşünüyoruz. Bu yüzden daha güzel, daha düzgün yapalım, hata yapmayalım diye titizlikle çalışıyoruz. Çocuklara gideceği için çok mutlu oluyoruz." 
Üretim yapan kadınlardan 56 yaşındaki Fatma Eralp de hobi olarak başladığı dikiş eğitiminin işe dönüştüğünü belirterek "Hepimiz aynı mahallede oturuyoruz. Ben ilk defa çalışıyorum. Çalışmak çok güzel. Hem kendimizi geliştiriyoruz hem aile bütçemize katkıda bulunuyoruz. İki çocuğum var ve eşim vefat etti. Bu yüzden maddi yönden de bize çok faydası oluyor." dedi.

38 yaşındaki 2 çocuk annesi Ayşe Serin ise üretim sürecine dahil olmaktan memnun olduğunu kaydetti. Serin, öğrenciler ve aile bütçesi için çalışmaya devam edeceğini vurgulayarak "Böyle bir şeye sebep olmak çok güzel. Bize bu yolu açanlara çok teşekkür ediyorum." diye konuştu.